Zorunlu arabuluculuk uygulaması, 01 Eylül 2023 itibariyle anlaşmazlık yaşanan durumların çözümünde devreye girecek. Bu yeni döneme göre, uyuşmazlık yaşayan taraflardan herhangi biri dava açmadan önce arabulucu sürecini başlatmakla yükümlü olacak. Arabuluculuk süreci, en fazla bir ay gibi kısa bir süre içerisinde tamamlanacak. Artık dava açabilmek için önceden arabulucuya başvurmak gerekecek. Üstelik, evini kiraya verenin “Oğlum, kızım oturacak.” gibi ifadelerle talepte bulunduğu durumlar da arabuluculuk sürecine dahil edilebilecek. Bu sayede, tarafların mahkemeye gitmeden önce arabuluculuk yoluyla çözüm arama imkanı sağlanmış olacak.
Annelik Yolunda Ailesi olarak hukuki danışanımız Arabulucu Avukat Berk Efe Güçel’den (@av.berkefegucel) sizler için ev sahibi ve kiracı arasındaki arabuluculuk hakkında detaylı bir bilgiler derledik.
Bir Dava 1 Yıldan Fazla Sürüyor
Özellikle kiracı ve ev sahibi arasındaki anlaşmazlıklar, öne çıkan ve hızlıca çözüme kavuşturulması gereken meseleler arasında bulunuyor. Bu durumun daha etkin bir şekilde ele alınabilmesi için adımlar atılmış durumda. Günümüzde açılan davalarda bile ilk duruşma tarihinin beklenmesi bile yaklaşık bir yıl gibi uzun bir süre alabiliyor. Ardından verilen kararın temyiz süreci eklenince, bu süre 2-3 yılı bulabiliyor. Bu uzun süreçler, hem ev sahipleri hem de kiracılar için ciddi sıkıntılara yol açabiliyor.
Özellikle 2-3 yıl gibi uzun bir sürenin insanların hem maddi hem de manevi açıdan yıpranmasına neden olduğu göz önüne alındığında, uyuşmazlıkların arabuluculuk yoluyla çözülmesi önem kazanıyor. Bu şekilde, tarafların daha hızlı ve etkili bir çözüme ulaşması amaçlanıyor. Arabuluculuk sayesinde, dava süreçlerinin uzunluğundan kaynaklanan mağduriyetlerin önüne geçilmesi ve tarafların daha adil ve hızlı bir çözümle sorunlarını çözmeleri hedefleniyor. Bu da hem ev sahipleri hem de kiracılar için daha olumlu bir çözüm ortamı oluşturacak.
1 Eylül İtibari İle Arabulucuya Gitmek Zorunlu
1 Eylül tarihinden itibaren, mevcut anlaşmazlıklarınız için arabulucuya başvurmanız gerekmektedir. Arabulucuya gitmek, sorunun mutlaka çözüleceği anlamına gelmese de, uzman bir arabulucu eşliğinde bir araya gelerek bazı konuların çözülebileceği bir platform sunmaktadır. Özellikle belirli meseleler, arabulucunun rehberliğiyle daha hızlı bir şekilde neticelendirilebilecek nitelikte olabilir.
İmzalanan Belgeler Artık Mahkeme Kararına Dönüşebilir!
Süreç, 3 hafta içinde arabulucunun sonuçları açıklaması ve taraflara iletilmesi gereken bir aşamayı içeriyor. Bu sürece ek olarak, tarafların toplamda 4 hafta içinde arabulucu kararını almaları için 1 haftalık ek süreleri bulunmaktadır. Herhangi bir anlaşma sağlandığında, bu anlaşma adeta bir mahkeme kararı niteliği taşır hale gelir ve taraflar arasında dava açılmasının önüne geçilir. Taraflar anlaşırlarsa, konuyla ilgili olarak birbirlerine karşı dava açamazlar. Aynı şekilde, anlaşma metni imzalandığında, bu belge doğrudan bir mahkeme kararına dönüşür.
Arabuluculuk ile Anlaşma Sağlanamazsa Dava Yolu Açık
Eğer taraflar anlaşamazlarsa ve bu durumu resmi bir protokol ile belgelendirirlerse, her bir taraf adına dava açma hakkını elde etmiş olur.
Sonuç olarak, zorunlu arabuluculuk sistemi, hukuki anlaşmazlıkların çözümünde daha süratli ve etkili bir yol açarak, tüm tarafların adalete daha çabuk erişmesini amaçlayan olumlu bir adım olarak öne çıkıyor.
1 Eylül’de zorunlu hale gelecek olan arabuluculuk için en erken ve en doğru bilgiye ulaşmak için hukuki danışanımız Arabulucu Avukat Berk Efe Güçel’i (@av.berkefegucel) sosyal medyadan takip edebilirsiniz.