Sizler için bu yazımızda gripten korunmanın 10 altın kuralından bahsedeceğiz. Grip özellikle yaşlılar ve çocuklar için tehlikelidir. Akciğerde çoğalıp zatürreye yol açıp başka hastalıklara da zemin hazırlaması nedeniyle grip, özellikle 65 yaş üstü kişilerde, akciğer, kalp, böbrek, karaciğer ve şeker hastalığı olanlarda ve kanser tedavisi görenlerde ve bağışıklık sistemi tam gelişmediği çocukluk döneminde ölümcül olabilir.

Gripten korunmak için uymamız gereken 10 kural:
En etkili yol grip aşısı olmaktır. Özellikle yukarıda belirttiğimiz risk grubunda olan kişiler mutlaka aşılanmalıdır. Aşı yapılması sadece gribe karşı koruma yapmayacak aynı zamanda grip sonrası gelişebilecek diğer hastalıkların (Bronşit ve zatürre gibi) gelişmesi de önlenmiş olacaktır. En iyi ikinci koruma yöntemi sağlıklı beslenmektir. Sağlıklı beslenmek dediğimizde hemen aklımıza bol salata, meyve gibi yiyecekler gelebilir. Fakat özellikle kış aylarında bağışıklık sistemimizi güçlendirmek için hem bitkisel hem de hayvansal proteinlerden beslenmemiz gerekecektir.
Bağışıklık sistemimizi güçlendirmek için C vitamini ve özellikle çinko yönünden zengin gıdalar ile beslenmek gerekir. Limonlu ve zeytinyağlı salatalar ve özellikle taze portakal ve mandalina mükemmel bir C vitamini kaynağıdır. Çinko için ise Ispanak, kuzu ve sığır eti, badem, mantar, kabak çekirdeği, susam, fasulye, kuru fasulye, bezelye, kabak, hindi eti ve tavuk göğüs eti tüketebiliriz. Grip en çok soluduğumuz havadan geçer. Bu nedenle havalandırması yetersiz ve çok kalabalık ortamlardan uzak durmamız bizi gribe karşı koruyacaktır.
Gribin bulaşmasının bir diğer yolu da ellerimizdir. Özellikle dışarıda dolaşırken veya bir mağazada, alışveriş merkezinde gezinirken, ellerimizle dokunabileceğimiz nesnelere (asansör düğmesi, merdiven tutacakları, kapı kolları, yaslanılabilen duvar gibi yüzeyler, duraklarda bulunan direkler gibi) dokunmamaya özen gösterelim veya dokunacaksak elimize bir peçete alarak onunla dokunmak ve sonrasında bu peçeteyi hemen çöpe atmak iyi olacaktır. Hastalığın en sık eller ile bulaştığını unutmayalım ve dışarıdayken ellerimizi asla ağız ve burun bölgesine götürmeyelim. Götüreceksek mutlaka temiz bir kağıt peçete kullanalım.
Başkalarının sağlığı için eğer hapşıracak veya sümküreceksek mutlaka temiz kağıt bir peçete kullanıp bunu da hemen çöpe atmamızda yarar vardır. Yolda karşılaştığımız yakın tanıdığımız bile olsa arkadaşlarımızla asla öpüşmememiz gerekir. Çünkü e o bizim hasta olup olmadığımız ne de biz onun hasta olup olmadığını bilmiyoruz. Siz öpüşüp sarılmak için hamle yaparsanız, karşınızdaki kişi hasta bile olsa bazı durumlarda nezaketen kendini geri çekemeyebilir. Bu durumda hastalık kendiliğinden yayılmaya olanak bulur.
Ellerimizi sık sık yıkamaya çalışmalıyız ve çalıştığımız yerde kendimize özel bir bardağımız yoksa tek kullanımlık bardakları tercih etmemiz mikropların bulaşmasını engelleyecektir. Ayrıca çalıştığımız ortamda kullandığımız kalem gibi kırtasiye malzemelerine de itina ile yaklaşmalıyız. Mümkünse kendimize özel olanlarını sadece kendimiz kullanmaya gayet etmeliyiz.

Kış aylarında giyim tarzımız da vücut direncimizin düşmesine neden olabilir. Bu nedenle ne derece zor olsa bile kapalı ve sıcak bir ortama girdiğimizde üzerimizdeki fazla olan palto ceket gibi giysileri çıkararak dışarı çıkarken de bunları giyerek vücudumuzun lüzumsuz yere terlemesine veya soğukta kalmasına müsaade etmemeliyiz.
Soğuk algınlığı (nezle) ile grip arasındaki fark
Soğuk algınlığı ve grip ilk bakışta benzer görünebilir. Her ikisi de solunum yolu hastalığıdır ve benzer semptomlara neden olabilir. Ancak bu iki duruma farklı virüsler neden olur. Belirtileriniz aralarındaki farkı anlamanıza yardımcı olabilir.
Her iki hastalıkta bazı semptomlar ortaktır ve şunları içerir:
- Burun akıntısı veya tıkalı burun
- Hapşırma
- Vücut ağrıları
- Genel yorgunluk
Ancak, influenza semptomları soğuk algınlığı semptomlarından daha şiddetlidir. Dolayısıyla en belirgin fark hastalığın şiddetidir, bu da hastalığa sebep olan virüsün ne kadar vücuda girdiği ile alakalıdır. Soğuk algınlığı nadiren başka sağlık sorunlarına neden olur.

Ancak grip şunlara yol açabilir:
- Sinüzit
- Kulak enfeksiyonları
- Akciğer iltihaplanması
- Sepsis
Belirtileriniz şiddetliyse, soğuk algınlığı veya influenza teşhisini doğrulamak isteyebilirsiniz. Doktorunuz geçirdiğiniz belirtilere tam olarak hangi virüsün veya hastalığın sebep olduğunu bulmak için çeşitli testler yapar. COVID-19 salgını sırasında, bir doktoru şahsen ziyaret etme veya çevrimiçi bir ziyaret yapma protokolü için önceden arayın! Soğuk algınlığı ve influenza semptomları da COVID-19 semptomlarıyla örtüşmeleri nedeniyle dikkatle tedavi edilmelidir. Doktorunuz nezle teşhisi koyarsa, virüs seyrini tamamlayana kadar yalnızca semptomlarınızı tedavi etmeniz gerekecektir. Bu tedaviler şunları içerebilir:
- Tezgâh üstü (OTC) ilaçlar kullanmak
- Bol su tüketmek
- Dinlenmek
Grip için, virüs döngüsünün başlarında influenza ilacı almak hastalığın şiddetini azaltmaya ve hasta olma sürenizi kısaltmaya yardımcı olabilir. Dinlenme ve sıvı alımı da influenza olan insanlar için faydalıdır. Soğuk algınlığına çok benzer şekilde, influenza genellikle vücudunuzda sağlığın eski haline gelmesi için zamana ihtiyaç duyar.
Sağlıklı günler dileriz 😊